Orman Banyosu Nedir? Sağlığa Faydalı Mıdır?
Doğa ile baş başa kaldığımızda kendimizi iyi hissetmemek neredeyse imkansız. Ormanın sesi, ağaçların kokusu, yapraklar arasından süzülen güneş ışığı ve taze temiz havanın yüzyıllardır insanoğluna iyi geldiği bir gerçek. Doğadayken bariz bir şekilde stres ve kaygı seviyemiz azalıyor ve daha net düşünüp daha akılcı kararlar verebildiğimizi hissediyoruz. Hatta moralimiz düzeliyor, kaybettiğimiz enerji ve canlılığı anında geri kazanıyoruz.
Peki, kelimelerle ifade etmekte zorlandığımız bu his tam olarak nedir? Japoncada Türkçe karşılığı “orman banyosu” olan “shinrin yoku” adında bir terim bulunmakta. Bu terim, orman içinde amaçsız olarak bulunma eylemimizi karşılıyor. Yürüyüş, koşu ya da gezi gibi eylemlerden bağımsız olarak sadece orman içinde bulunmayı. Shinrin yoku adeta bir köprü gibi, duyularımızı açarak doğa ile kopan bağımızı yeniden kurmamızı sağlıyor.
İnsanlık, tarih boyunca hiçbir zaman şu anda olduğu kadar doğadan kopuk olmadı. 2050 yılında dünya nüfusunun yarısından fazlasının şehirlerde yaşayacağı öngörülüyor. ABD Çevre Koruma Kurumu’nun yaptığı bir araştırmaya göre, bir Amerikalı hayatının büyük bir çoğunluğunu kapalı alanlarda geçiriyor. Hatta bu araştırmaya göre çocuklar, mahkumlardan daha az açık havada vakit geçiriyor.
Büyük şehirlerde yaşıyor olsanız bile doğayla aranızda yeniden bağ kurabilecek aktivitelere hayatınızda daha çok yer verebilirsiniz. Bütün teknolojik cihazları bir kenara bırakıp, ormanda yapacağınız birkaç saatlik orman banyosu tüm zihninizi boşaltmanızı sağlayacaktır. Yapılan birçok araştırma da bunun kişi üzerindeki olumlu etkilerini doğruluyor.
Bunun için yapmanız gereken sadece nereye gideceğinize karar vermek. Tabii giderken yanınıza telefon, tablet, fotoğraf makinesi gibi elektronik cihazlar götürmemeniz işin en önemli kısmı. Zaten doğada yapacağınız birkaç saatlik yürüyüş, gezinti için hiçbir elektronik alete ihtiyacınız da bulunmuyor. Hangi yöne gideceğiniz konusunda bir fikriniz yoksa olduğunuz yerde kalın, toprağa basın ve uzanın. Doğayı tüm duyularınızla hissetmeye gayret edin. Etrafınıza şöyle dikkatlice bakın. Eminiz ki ilk kez gördüğünüz, fark ettiğiniz bir çok bitki türü olacaktır. Onları izleyip kuş seslerini dinleyin, tertemiz orman havasını içinize çekin. Kısacası doğayı hissedin.
Kaynak: time.com